Cinsel işlev bozukluklarının bir türü olan Vajinismus, çoğunlukla psikolojik sebeplerden köken alarak var olan ve kendisini fizyolojik olarak gösteren bir kadın hastalığıdır. Fizyolojik belirtilerin yanında davranışsal belirtiler de bulunur. Önceki yazılarımızda belirtileri ve ne olduğu hakkında söz ettiğimiz Vajinismus rahatsızlığının ne gibi egzersizlerle önüne geçilebileceği ve bu egzersizlerin nasıl uygulandığına da bu yazımızda değineceğiz.
Egzersiz türlerine geçmeden önce egzersizlerden ve ne amaçla uygulandıklarından söz etmek gerekir: öncelikle günümüzde kullanılan Vajinismus egzersizlerinin -neredeyse tamamı- ağrısız, acısız ve hastanın kendi halinde uygulayabileceği türden egzersizlerdir. Bunun yanı sıra her ne kadar günümüz dünyasında Vajinismus özelinde gelişmiş ve çoğunlukla işe yarayan uygulama olsa da hasta bireyin bu egzersizlere başlamadan önce bir uzmana baş vurması gerekir. Çünkü Vajinismus tedavisinde uygulanan egzersizler kişiye ve kişinin içinde bulunduğu duruma özel olarak şekillendirilir ve en uygun olan ekol uygulanmaya çalışılır.
Bireyin bir uzman yardımı almadan kendisinin belirleyeceği bir ya da birkaç egzersiz yöntemiyle bu rahatsızlığı atlatmaya çalışması fiziksel anlamda sonuç bulsa da çoğu zaman ruhsal anlamda yeni çöküntülere neden olmaktadır. En sağlıklı tedavi işin uzmanıyla yürütülen ve size en uygun olan yöntemin kullanıldığı tedavi metodudur.
Bahsedeceğimiz ilk egzersiz metodu “masaj ve dokunma egzersizleri” Bu egzersiz türünde hasta genital organına ve çevresine hafif masajlarla yakınlaşır, yaptığı ufak ve sürekli dokunuşlar kademeli olarak hastanın bir yandan cinsel kimliğini ve vücudunu tanımasına diğer yandansa genital organını bir cinsel birlikteliğe hazırlamasına katkı sağlar.
Bir diğer egzersiz çeşidi ise tamamen hastanın genital bölgesini tanıması ve cinsel kimliğini içselleştirmesine yönelik olarak gelişmiştir. “Ayna egzersizleri” hastanın bir ayna karşısında genital organını incelemesi ve tanımasını sağlayan, bu sayede de cinsellikle ilgili hastanın kafasında oluşmuş olan mitler ve kalıp yargıların yıkılmasında rol oynayan bir egzersiz türüdür.
Şimdi bahsedeceğimiz egzersiz türü ise diğerlerine nazaran daha tıbbi olan ve uzman kontrolüne ihtiyaç duyan bir yöntem. “Dilatör egzersizi” adı verilen bu yöntemde hastanın rızası alınarak bir uzmanın uygulamasıyla vajinal bölgeye penis benzeri yabancı bir madde yerleştirilir. Böylelikle vajina penis birlikteliğinden korkan ve bu sebeple acı çeken hasta aslında bunu birlikteliğin gerçekleşebileceğini ve sandığı gibi bir acıyla sonuçlanmayacağını görmüş olur. Ancak bu yöntem yalnızca bir uzman tarafından uygulanabilmektedir. Hastanın kendisi veya bir başkası tarafından böyle bir egzersizi uygulamaya çalışması fizyolojik ve psikolojik birçok soruna yol açabilmektedir.
En sık kullanılan ve son bahsedeceğimiz metot ise “parmak egzersizleri” dir. Uygulanması bakımından dilatör egzersiziyle benzerlik gösterir ancak bu egzersiz esnasında bir uzman kontrolüne ihtiyaç duyulmaz. Hasta parmakları aracılığıyla kendisini cinsel birlikteliğe belirli hareketlerle hazırlar. Parmak egzersizleri kademeli olarak uygulanmakta ve hastanın cinsel birliktelik korkusunu yenmesi noktasında yardımcı olmaktadır.
